Forum içi yönetici alımları için buraya tıklayarak başvuruda bulunun!

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

DÜNYANIN OLUŞUMU

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1DÜNYANIN  OLUŞUMU Empty DÜNYANIN OLUŞUMU C.tesi Şub. 07, 2009 4:46 pm

Misafir


Misafir

Dünyanın Oluşumu


DÜNYANIN OLUŞUMU ve YAPISIYer'in
oluşumu sorunu,yüzyıllar boyunca insanı düşündüren ve düşündürmeye
devam etmekte olan,önemli bir bilimsel sorundur.Gerçi Yer'in oluşumu
konusunda,bugün geçmişe oranla ,daha çok şey bilmekteyiz.Ancak yine
de,problemle ilgili görüşler,hipotez düzeyindedir.
Bunların delilleri güçlü olmakla birlikte,kesin birtakım sonuçlara ulaşıldığı ileri sürülemez.Yer'in yaşının 4,5 ile 5 milyar yıl dolayında olduğu sanılmaktadır.Bunun 10 milyar yılı bulduğunu ileri süren kaynaklara da rastlanır.
Yer'in nasıl oluştuğu sorusunu cevaplamayı amaçlayan teoriler ve bunların eksikliklerini daha iyi anlayabilmek için Güneş Sistemi'nin
nasıl oluştuğu sorusuna kısaca değinmek gerekir.Güneş sistemi bu
sistemden çok daha büyük bir sistemdir.Fakat güneş sistemini de içine alan
daha büyük bir dev sistem vardır.Bu sistemde pek çok sisteme
ayıılmıştır.Bu sistemlerin herbirine Galaksi denir.Yer'in de içinde yer
aldığı insalığın Galaksi'sine (Yun.süt demektir.),Türkçe bir terim ola
Samanyolu denir.Batı kaynaklarda Samanyolu,Sütlü yol diye geçer.(Yani
bu anlama gelir.)
Samanyolu'nda bazı kaynaklara göre 100 milyar,bazı kaynaklara görede
200 milyar gök cismi vardır.Kuşkusuz bunlardan biri de şimdiki
bilgilerimize göre insan barındıran tek gök cismi olan Dünya'mızdır.Yer
Samanyolu'nun merkezi kabul edilen Güneş'ten149,6 milyon km. uzaktır.
Çapı hemen hemen 300 milyon km yi bulan yörünge adı verilen bir düzlem
üzerinde dolanır.Bu düzleme,eliptik düzlem (tutunma düzlemi)
denir.Bunun üzerindeki dolanımını,bir yılda 365 Gün 6 Saatte tamamlar.
Yer'in oluşumu ile Samanyolu'nun oluşumu,aynı esaslara ve büyük bir ihitimalle de aynı zaman dilimine rastlanmaktadır.Bu konudaki ilk teori ünlü Franız gök bilimci Laplace (Laplaş;1749-1827) tarafından 1796 yılında ileri sürülmüştür.Teori'i ilme,Nebula kramı diye geçmiştir.
Laplace'ın varsayımına göre,Güneş ve gezegenler ile
Samanyolun'dakidiğer gök cisimleri, oluşum tarihinin (4.7 ile 5 milyar
yıl) ilk evresinde,kütle çekimi etkisi altında sıkışarak dönmeye
başlayan,bir toz kümesinin birleşmesi sonunucu oluşmıştur.İleri sürülen
bu teoriye Birleşme hipotezi adı verilir.Teorinin kabülüne göre,nebula
sıkıştıkça,halkalar teşkil etmeye başlamıştır.Oluşan halkaların giderek
yoğuşması sonucu,gezegenler oluşmaya başlamıştır.Dolayısıyla iç
gezegenler(Yer ile Güneş arasındakiler) önce ,dış gezegenler ise ,daha
sonra oluşmuştur.
Kısaca söylersek,Laplace'ın görüşüne göre Samanyolu ,milyarlarca yıl önce ,bir Gaz ve toz kümesi idi.Ekseni çevresinde bir bulutsu,kütle çekimi etkisi altında çevresine gaz ve toz saçabilir.
Esas kütleden uzaklaşan ve yine etkisi altında kalarak dönmeye,yani dolanıma devam eden kümeler zamanla yoğuşabilir.Gezegenler,bu esasa göre oluşmuştur.
Bulutsu, ya da birleşme teorisi;uzun yıllar
geçerliliğini korumuştur.Bundan sonra,gel-git kuramları diye ilme
geçen,Laplace teorisini redetmeyen,fakat matamatiksel yanlışlıkların
bulunduğunu doğrulayan bir dizi teori ortaya atılmıştır.
Gel-git teorilerinin en güveniliri,ünlü İngiliz fizikçi ve gök
bilimcisi James Jeans tarafından 1901'de ilri
sürülenidir.Gerçi,matamatiksel olarak ispatı yapılmamıştır.Ancak yine
de akla en yakındır.O'na göre gezegenler ve Yer Güneş'in çekim
bölgesine girerek geçen bir gök cisminin,yan, yıldızın,çekim gücü
etkisi ile,Güneş'ten kopardoğı puro şekilli Maddelerden oluşmuştur.
Gezegenler ve Güneş sistemi Galaksisi'ndeki diğer gök cisimlerinin
Güneş'ten koptuğu yani koparıldığı görüşü aslında söz konusu gel-git
varsayımlarına dayanır.Ancak hem bu görüş de kanıtlanmış değildir,hem
de,buna karşı savunulan,bir patlama-dağılma teorisi vardır.
Güneş'in manyetik çekim gücü,diğer Gökada cisimlerine göre,çok yüksektir.İlk evrede oluşmuş dev bir Güneş'in Nükleer enerji
üretme evresinden sonra patlaması sonucu,farklı büyüklüklerdeki
kütleler onun çekim alanına dağılıp,belli yörüngeler üzerinde dönmeye
başlayabilirler.
Bütün modern teoriler,bütün gezegenlerin,gaz ve ince toz bulutundan
oluştuğunu Güneş'in,ilk evrede bu tür bir madde topluluğu olduğunu
kabul ederler.
Ancak şunu iyi biliyoruz ki,evrenin sırrı,henüz çok bilinmeyenli bir
denklem olma özelliğni korumaktadır.Güneş ve gezegenlerin aslı kızgın
gaz ve toz kümesi de olsa,bilim ve teknik esasta var olup da
bilinmeyenleri keşfetme çabasındadır.Örneğin nebulaların maddeleri
nasıl oluşmuştur;ya da uzay nerede başlar nerede biter;daha sonrs ne
başlar ve o da nerede biter gibi sonsuz denilen soruların cevabı henüz
verilmemiştir.Ama bu güçlükler,müspet ilmi reddetmeyi gerektirmez.Çünkü
ilim,sabırla düşünme-araştırma ve maraktan doğar;gelişir ve
olgunlaşır.Peşin yargılar ve mistik düşüncelerin,objektif ilim
kuralları arasında yer yoktur.
Güneş sistemi elemanlarından biri olan Dünya,sahip olduğu başlıca üç
doğal küreden oluşur.Bunlar ;katı yer kabuğu veya taşküre ,yaklaşık
%71'lik payı sularla kaplı bulunan suküre,800-900 km hatta dah çok
seyrelmiş şekilde,8000 km yüksekliğe kadar devam eden,havaküredir.Bu
doğal kürelerin hayat veren şartlar sunması,bitkiler-hayvanlar ve
insanların,türemesi ve yaşamasını sağlamıştır.Coğrafi yeryüzü terimi
ile tanımladığımız bu üç doğal kürenin kesişmesi,madde ve enerji
değişimi sürecinin oluşmasına ve bu doğal süreç de,hayat imkanlarının
doğmasına yol açmıştır.
Yer ,dıştan içe-yüzeyden merkezine doğru,başlıca üç farklı bölümden oluşur.
1-)Kabuk Bölgesi
2-)Manto Bölgesi
a)Üst Manto
b)Alt Manto
3-)Çekirdek Bölgesi
a)Dış Çekirdek
b)İç Çekirdek
Bunlardan Kabuk bölgesi,yaklaşık 30 ile 40 km lik ortalama bir
kalınlık gösterir.Bu değerler,yüksek sıra dağların
derinliklerinde,70-75 km ye dek ulaşır. Okyanus kabuklarında ise,yaklaşık 5 ile 10 km ye iner.Yapısının,daha çok granit ve bazaltik olduğu kabul edilmektedir.
Sismik hareketlerin odak noktaları,genel olarak bu bölge
içindedir.Metalik madenler daha çok masif bir yapı gösteren granitik ve
bazaltik bölgelerede doğal gaz ile hampetrol ve kömürler ise,bu kabuk
içindeki tortul bölgelerinde rezerve olmuştur.
Kabuk bölümün altında,deriniği 2900 km dolayında kabul edilen Manto
yer alır.Yaklaşık 800-900 km lik dış bölüme dış manto,2000 kmye varan
derinliğe kadarki bölüme ise,alt manto denilir.Radyometrik dalgalara
uyarı vermesi nedeni ile bu bölümün de,katı yapıda olduğu kesindir.
Teorik olarak,mantodan sonra,Yer'in çekirdeği diye adlandırılan
bölüm gelir.Artık bu bölge,akışkan-sıvımsı bir maddeden
oluşur.Çünkü,elektrmanyetik dalgalara uyarı vermez.Bu bölge de,dış
manto(kalınlığı 5000 km ye uzanır.)ve iç manto diye ikiye
ayrılır.Böylece,üzerinde dolaştığımız katı bölgeden Dünya'nın merkezine
dek,ortalama 6370 km lik bir derinlik bulunduğu kabul edilmektedir.

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz